22 Ocak 2011

Macbeth


Ankara'daki Opera'nın önünden geçerken düşündüm, neden hiç operaya gitmiyoruz ki? diye. Sonra Burcu'yla Macbeth'i izlemek için operaya gittik. Programdan 1 saat önce gidip, yalnızca sanatçıların girebildiği sanatçı kantinine oturduk (insanın her yerde bi tanıdığının olması ne güzeldir;).
Kantindeki gözlemlerime göre operet olmak için güzel ya da genç olmaya gerek yok. Mesela Macbeth oyuncularının yarısına yakını orta yaş üzeri insanlardı. Sadece her daim karizmatik bir sesiniz olmalı. Yani etrafımda hiç bu kadar mükemmel konuşan sesler olmamıştı. Bunun dışında Lady Macbeht'in cadılarını oynayan operetlerin kıyafetleri çok güzeldi. Ama diğer kostümler için aynısını söyleyemem. Deri kostümler bana pek doğal gelmedi. Dönemi daha iyi yansıtan bişeyler olmalıydı.Bu ekibin 48 yıl aradan sonra yeniden Ankara'da sahne alması büyük ilgi yaratmış olacak ki, opera çok kalabalıktı. Verdi'nin notalarıyla sahnelenen oyun, 4. perdeydi.
En iyi sahnelerden birisi Lady Macbeth'in aklını kaçırmaya başladığı yerlerdi. Bu rolü oynayan Perihan Nayır Artan, bana göre mükemmeldi. Sahnede genellikle, kral olmak için, aşırı hırs ve iktidar tutkusuna yenilen Macbeth ile onu her zaman daha fazla hırslandıran karısı Lady Macbeth ve ayrıca üç cadı vardı. Biz oyunu çok beğendik. Ama size 4 değil 3 perdelik oyunları tercih etmenizi öneririm. Çünkü 4 perde opera için hem çok uzun, hem de çok yorucu oluyor.

0 yorum (+add yours?)

Yorum Gönder

Related Posts with Thumbnails

Etiketler